Felsefe 2018-2019 Vize Ünite 3 ve 4 Sınavı

Felsefe 2018-2019 Vize Ünite 3 ve 4 Sınavı sorularını bu sayfadan online olarak çözebilirsiniz.

Doğru Sayısı %%SCORE%%
Yanlış Sayısı %%WRONG_ANSWERS%%
CEVAPLARINIZ
Yanıtlarınız aşağıdaki gibidir.
Soru 1

Kökleri antik Yunan’a kadar geri giden töz metafiziğinin düşünce tarihindeki dönemleri nelerdir?

A
Birinci ve ikinci töz metafiziği dönemleri
B
Klasik ve modern töz metafizikleri dönemleri
C
Antik ve Ortaçağ töz metafizikleri dönemleri
D
Modern ve postmodern töz metafizikleri dönemleri
E
19 ve 20. yüzyıllar töz metafizikleri dönemleri
1 numaralı soru için açıklama 
Kökleri antik Yunan’a kadar geri giden töz metafiziğinin düşünce tarihinde iki ana dönemi bulunur. Bunlardan birincisi Rönesans felsefesine veya daha doğrusu on yedinci yüzyılın bilimsel devrimine kadar olan tarihsel dönemde hüküm sürmüş olan klasik töz metafiziğidir. İkincisi ise Yeni Çağ’da, modern bilimsel devrime temel teşkil eden yeni kozmolojiyle birlikte gündeme gelen modern töz metafiziğidir.
Soru 2

Gerçekliğin ne olduğunu tartışmakta olan iki arkadaş arasında şöyle bir diyalog geçmektedir? Ali: Sence varolan şeyler nelerden meydana gelmiştir? Ayşe: Bence yegane gerçeklik uzay ve zamanda yer kaplayan maddeden başka bir şey değildir? Ali: Şu önümde duran masanın madde olduğunu anlamam kolay da, ya içimde taşıdığım duygular, düşünceler nasıl madde olabilir? Ayşe: Duygular, tutkular bence beynin bir faaliyetinden başka bir şey değildir. Ayşe'nin bu düşünceleri onun töz metafiziği kuramlarından hangi tarafta durduğunu göstermektedir?

A
Dualizm
B
Materyalizm
C
İdealizm
D
Fenomenalizm
E
Nominalizm
2 numaralı soru için açıklama 
Materyalizm evrende var olan yegâne gerçekliğin madde olduğunu, madde ve maddenin değişimleri dışında hiçbir şeyin var olmadığını savunur. Varlığın fiziki bir nitelik taşıdığını öne süren materyalizm, buna maddenin özünün hareket, enerjinin de gerçekliğin en temel kategorisi olduğu iddialarını ekler. Materyalizm, yaşamın da oldukça karmaşık fiziksel ve kimyasal süreçlerden başka hiçbir şey olmadığını savunur. “Zihin” ve “düşünme”, materyalizm açısından beynin bir faaliyetinden ibarettir.
Soru 3

Nesnel idealizmin en önemli temsilcisi kimdir?

A
Hegel
B
Marx
C
Berkeley
D
Hume
E
Descartes
3 numaralı soru için açıklama 
Nesnel idealizmin en önemli temsilcisi Hegel’dir. Zira Hegel’de gerçekten var olan zihin, onun Geist adını verdiği, evrensel bir zihin ya da akıldır. Yani Hegel’in anladığı şekliyle akıl, insana, beşeri özneye yüklenen bir nitelik ya da yetenek değil, bir bütün olarak gerçeklik, gerçekliğin toplamıdır.
Soru 4

Metafiziğin imkansız olduğunu, bilginin deneyime dayanması ve var olmayan bir alana ilişkin salt akla dayalı bir bilginin yanılsamadan başka bir şey olmadığı savunarak pozitivizmi kuran düşünür kimdir?

A
Bergson
B
Kant
C
Heidegger
D
Comte
E
Hegel
4 numaralı soru için açıklama 
Pozitivizmin kurucusu Comte açısından da metafizik, din ya da teolojinin bir uzantısı veya kalıntısından başka bir şey değildir. Onun eleştirisi belli bir ideolojiyi, katışıksız bir bilim ideolojisini yansıtan bir eleştiri olmak durumundadır. Gerçekten de Comte metafiziği entelektüel ilerlemenin tarihindeki bir evre olarak değerlendirmişti. O, bilginin standart örneği olarak ampirik bilimi görmüş, bilimin gözlemlenebilir olgular arasındaki yasalı ilişkileri araştırdığı için güvenilir bir yol gösterici olduğunu kabul etmişti. Bu yüzden, metafiziğin imkânsız olduğunu söyledi. Bunun nedeni, onun gözünde bilginin deneyime dayanması, var olmayan bir alana ilişkin salt akla dayalı bir bilginin yanılsamadan başka bir şey olmamasıdır. İnsan zihninin sadece olgun olmayan bir evresinde ortaya çıkan metafizik düşünüş, Comte’a göre, ilerlemenin önünde bir engel teşkil eder; o, işte bu yüzden yok olmaya veya edilmeye mahkûmdur.
Soru 5

Gerek klasik gerekse modern töz metafiziği, her şeyden önce metafiziksel açıdan realist bir perspektife sahiptir; yani, dış gerçekliğin zihinden bağımsız olduğunu kabul eder.
Buna göre aşağıdaki çıkarımlardan hangileri doğrudur?
I. Varlık, var olana indirgenir.
II. Statik bir varlık anlayışı söz konudur.
III. Her varlığın bir yansıması vardır.
IV. Varlık kendisiyle bir ve aynıdır.

A
Yalnız I
B
Yalnız II
C
I, II ve III
D
I, II ve IV
E
Hepsi
5 numaralı soru için açıklama 
Her iki dönemde de varlık, var olana indirgenir ve varlığı anlamanın, yorumlamanın veya sınışamanın anahtarının töz kavramı olduğuna inanılır. Nitekim varlık “var olmak için kendisinden başka hiçbir şeye ihtiyaç duymayan şey” diye tanımlanan töz kavramı içine sıkıştırılır. Bu yüzdendir ki söz konusu töz metafiziği her iki dönemde de statik bir varlık anlayışını ifade eder. Bu statik varlık anlayışı, doğallıkla “bir şeyin her ne ise o olduğunu”, “kendisiyle bir ve aynı olduğunu” dile getiren özdeşlik ilkesine dayanır.
Soru 6

Aşağıdakilerden hangisi Metafiziğin tanımlarından biri değildir?

A
İlk felsefe
B
Varlığa ilişkin genel ve rasyonel bir soruşturma
C
Fizik üzerine inceleme
D
Fizikten sonra gelen
E
Ontoloji
6 numaralı soru için açıklama 
Metafizik en genel bir biçimde “varlığa ilişkin genel ve rasyonel soruşturma” olarak tanımlanır. Aristoteles Metafizik'ten ilk felsefe olarak sözetmiştir. Aristoteles’in yazma eserleri, onun ölümünden sonra kaybolmuştu. Bu eserler sonradan öğrencilerinden biri olan Rodoslu Andronikos tarafından gün ışığına çıkartılıp tasnif edildi. O, “ilk felsefe”yle ilgili eserine bir ad bulmaya çalışırken ona üstadın “ikinci felsefeye” ayrılmış kitabı olarak Fizik’ten sonra gelen eser anlamına gelecek şekilde Metafizik adını verdi. Dolayısıyla C şıkkı dışındaki bütün seçenekler metafiziğin tanımları arasına girmektedir.
Soru 7

Heidegger, biz insanların “var olanların varlık”larına şaşırıp hayret etmediğimizi, varlık olgusunu göz ardı ettiğimizi söylemekteydi. Heidegger bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisini vurgulamaktadır?

A
Varolanın önemini
B
Varlık sorusunun metafizik tarihi boyunca irdelendiğini
C
Varlığı anlamanın önemini
D
Varolanın varlığa dair önceliği olduğunu
E
Varlığın ne olduğunu
7 numaralı soru için açıklama 
Varlık ne olduğu sorusu aslında bütün felsefe tarihinde sık sık ele alınmasına rağmen gerçekten irdelenmemiştir. Varlığın anlaşılması, var olmanın ne anlama geldiğinin belirlenmesi, Varlığın anlamının ortaya konması, hiç de kolay bir şey değildir. Bu durumun felsefi anlamda farkına varan filozoflardan biri Heidegger'dir.
Soru 8

İnsanın kendisini nasıl yaratır ya da yaparsa öyle olduğunu söyleyen düşünür ve felsefe hangisidir?

A
Comte - Pozitivizm
B
Platon - İdealizm
C
Sartre - Varoluşçuluk
D
Marx - Materyalizm
E
Plotinos - Türümcülük
8 numaralı soru için açıklama 
Sartre, insanın kendisini nasıl yaratır ya da yaparsa öyle olduğunu söyler. Varoluşa sahip bir varlık olduğu için, insanın doğası yoktur. Şu çakıl taşının bir doğası, şu koltuğun bir özü vardır; bu nesneler, tamamen her ne ise odurlar. Onlar kendinde varlıklar olup, onlar için “imkânlar” söz konusu değildir. Oysa varoluşa sahip olduğunun bilincinde olan insan, “kendisi için” varlıktır.
Soru 9

Metafizik eleştirisini doğal alandan doğaüstü alana nedensel akıl yürütmeyle geçilemeyeceğini söyleyerek nedensellik üzerinden kuran düşünür kimdir?

A
Kant
B
Comte
C
Hume
D
Heidegger
E
Sartre
9 numaralı soru için açıklama 
Metafiziği eleştirisini doğal alandan doğaüstü alana nedensel akıl yürütmeyle geçilemeyeceğini söyleyerek nedensellik üzerinden kuran düşünür Hume'dur. metafizik, onun bakış açısından bir imkânsızlık üzerine bina edilmiş, insanları yoldan çıkarmaya yönelik, modasının geçtiğini söyleyebileceğimiz bir projeye işaret eder.
Soru 10

Değişim ancak süre olarak anlaşılabilir. Başka bir deyişle, var olan şeyler sürekli bir akış ve değişme içindedirler. Evrenin akıp geçmekte oluşundan başka bir temel doğru yoktur. Değişme ve akış sürekli olduğu için, gerçek dünya, bir imkânlar dünyasıdır. Bu imkânları, değişme ve akış doğrultularını belirleyen iki temel ilke vardır: Yaratıcılık ve süreklilik.
Yukarıdaki düşünce kime aittir?

A
Berkeley
B
Kant
C
Heidegger
D
Whitehead
E
Sartre
10 numaralı soru için açıklama 
Whitehead’e göre, dünyada, ne varoluşu için başka bir şeye gerek duymayan bağımsız varlıklar ne de statik varlıkları ifade eden kavramlar söz konusudur. Dünyada, yalnızca olaylardan meydana gelen sınırsız bir ağın varlığından söz edilebilir. Dahası, bu ağdaki her olay biriciktir ve onun kendine özgü bir yapısı vardır. Yine Whitehead’e göre, var olan her şey bir başka şeyle birlikte vardır. O, var olan her şeyin, başka şeylerin varoluşuna karşı duyarlı olduğunu söyler. Yani her varlık, başka şeylerle olan aktif ilişkilerinden meydana gelir. O, varlığın duyular aracılığıyla gerçekleşen algıda gözlemlenen nesnelerin toplamıyla sürekli bir değişme sürecinden daha fazla hiçbir şey olmadığını savunur.
Soru 11

Aşağıdakilerden hangisi, Karl Raimund Popper’in bilim anlayışıdır?

A
Bilimi bilim olmayandan ayıran ölçüt, doğrulanabilirlik değil yanlışlanabilirliktir.
B
Bilimde tekil gözlem önermeleri, tümevarım yoluyla doğru hipotezlere ulaşabilir.
C
Bilim, kesin veya tam olarak ispatlanmış önermeler sistemidir.
D
Bilimde mutlak hakikatler birikerek bilimsel bilgi bütününü meydana getirmektedir.
E
Bilimde tezahür eden akıldır, dolayısıyla mutlak bir akılcılık söz konusudur.
11 numaralı soru için açıklama 
Popper’in görüşü, mantıkçı pozitivizmin dogmatik akılcılığının yerine eleştirel akılcılığın geçirilmesini ifade eder. Tekil gözlem önermelerinin tümevarım yoluyla genellenerek doğru hipotezlere ulaşabileceği, doğrulanabilen bu hipotezlerin mutlak hakikatler haline geldiği, bu hakikatlerin birikerek bilimsel bilgi bütününü meydana getirdiği kabullerini reddetti. O, “bilim, kesin veya tam olarak ispatlanmış önermeler sistemi değildir” der. Popper’in bilim anlayışında, bilimi bilim olmayandan ayıran ölçüt, doğrulanabilirlik değil de yanlışlanabilirliktir.
Soru 12

Bilim ve felsefe arasındaki ilişki hangisi ile açıklanabilir?

A
bilim felsefenin uzun süredir konusudur
B
felsefe bilimi içerir
C
felsefe ve bilim kardeştir
D
bilim felsefe ile açıklanır
E
felsefe bilimle açıklanabilir
12 numaralı soru için açıklama 
Bilim, aslında felsefenin uzun zamandan beri konusu olmuştur. Gerçekten de en azından Aristoteles’ten başlayarak filozoflar bilimi ele almış, bilimle ilgili sorular sorarken bilimsel yöntemlerin ve bilimsel önermelerin ayırıcı özelliklerini gözler önüne sermeye çalışmışlardı.
Soru 13

Mantıkçı pozitivizm, dünya hakkında bilgi üretme görevini bilime verirken neye karşı çıkmaktadır?

A
Estetik
B
Etik
C
Epistemoloji
D
Metafizik
E
Doğa bilimleri
13 numaralı soru için açıklama 
Mantıkçı pozitivizm, dünya hakkında bilgi üretme görevini bilime verirken metafiziğe doğallıkla karşı çıkar ve felsefenin görevini de analizle sınırlar.
Soru 14

Viyana Çevresi olarak adlandırılan/tanınan felsefe ekolünün düşünce anlayışının temel yapısını ne oluşturmaktadır?

A
Mantıkçı pozitivizm
B
İdealist felsefe
C
Teknoloji felsefesi
D
Epistemoloji
E
Sanat felsefesi
14 numaralı soru için açıklama 
Mantıkçı pozitivist düşünürler, tüm toplantı ve çalışmalarını Viyana’da yaptılar. Neopozitivist bilim görüşünü ortaya koyan bilim adamı ve filozofların oluşturduğu topluluğa, bu yüzden “Viyana Çevresi” adı verilir.
Soru 15

Kuhn' a göre aşağıdakilerden hangisi/hangileri bir paradigmanın temel öğelerindendir?
I.Fail nedensel açıklamalara ve söz gelimi genel ve niteliksel teoriler yerine, niceliksel sonuçlar ve sınanabilir öndeyiler veren teorilere yönelik tercihlere yönelten arka plan değerleri ve kabulleri.
II. Çarpışarak ve çekim/itim güçleri uygulayarak birbirleri üzerinde eylemde bulunan maddi parçacıklardan oluşan metafiziksel bir dünya resmiyle devasa bir makine olarak dünya imgesi.
III. Paradigmanın özünü ya da nüvesini oluşturan temel olarak hareket yasalarıyla yer çekimi yasası.
IV. Temel yasaların sarkaç hareketine, gezegen hareketlerine, hava direnci ve sürtünme hareketine uygulanmasını mümkün kılan standart matematiksel teknikler

A
I ve II
B
II ve III
C
I ve III
D
III ve IV
E
Hepsi
15 numaralı soru için açıklama 
Kuhn kusursuz paradigma örneği olarak sıkça Newton fiziğine gönderme yaparken bir paradigmanın, Newton fiziği örneğinde, en az şu dört temel öğeden meydana geldiğini açıklıkla ortaya koyar: Fail nedensel açıklamalara ve söz gelimi genel ve niteliksel teoriler yerine, niceliksel sonuçlar ve sınanabilir öndeyiler veren teorilere yönelik tercihlere yönelten arka plan değerleri ve kabulleri. Çarpışarak ve çekim/itim güçleri uygulayarak birbirleri üzerinde eylemde bulunan maddi parçacıklardan oluşan metafiziksel bir dünya resmiyle devasa bir makine olarak dünya imgesi. Paradigmanın özünü ya da nüvesini oluşturan temel olarak hareket yasalarıyla yerçekimi yasası. Temel yasaların sarkaç hareketine, gezegen hareketlerine, hava direnci ve sürtünme hareketine uygulanmasını mümkün kılan standart matematiksel teknikler
Soru 16

Mantıkçı pozitivizme göre hangi şıktaki önerme ancak olgusal yoldan dolayımlı olarak doğrulanabilir?

A
Bütün köpekler dört ayaklıdır.
B
Ali’ nin köpeği siyahtır.
C
Proton ve nötronlar atomların çekirdeklerini oluştururlar.
D
21 Haziran yılın en uzun günüdür.
E
Hiçbir insan 2.83 metreden uzun değildir.
16 numaralı soru için açıklama 
Doğrulamanın olgusal ve mantıksal olmak üzere, iki yolu vardır. Bunlardan olgusal doğrulama söz konusu olduğunda, mantıkçı pozitivistler doğrulamanın doğrudan ya da dolaylı olabileceğini kabul ederler. Yani bazı önerme ya da tümceler gözlem yoluyla dolayımsız olarak doğrulanabilirler; söz konusu tümce ya da önermelerin doğruluğu veya yanlışlığına duyu-deneyimi veya gözlem yoluyla karar verilebilir. Onlar burada kalmayıp söz gelimi “güç” benzeri doğrudan deneyim yoluyla gözlemlenemeyen özellik veya kendiliklerle ilgili terimlerin geçtiği tümce ya da önermelerin ancak dolayımlı bir biçimde doğrulanabileceğini öne sürdüler. İnsan tarafından algılanamayan elektromanyetik dalgalar, elektron ve protonlar benzeri şeylerin kendileriyle ilgili kuramlarda veya birtakım teorik terimlerin geçtiği önermelerde, ancak dolaylı olarak doğrulanabileceğini ileri sürdüler.
Soru 17

Paul Feyerabend'in disipliner, teorik ve metodolojik çoğulculuk olarak açılabilecek felsefe anlayışına ne ad verilir?

A
Mantıkçı pozitivist bilim anlayışı
B
Yanlışlamacı bilim anlayışı
C
Bilimin birliği tezi
D
Anarşist bilim anlayışı
E
Doğrulamacı bilim anlayışı
17 numaralı soru için açıklama 
Thomas Kuhn’un klasik bilim felsefesi görüşlerine yönelttiği eleştirilerin kapsamını daha da geliştiren, doğallıkla bilimsel rasyonaliteyi daha da kuşkulu hale getiren çağdaş bilim filozofu Paul Feyerabend olmuştur. Onun epistemolojik anarşizmden beslenen, disipliner, teorik ve metodolojik çoğulcu bilim felsefesi anlayışına, aynı zamanda anarşist bilim anlayışı adı verilir.
Soru 18

Feyerabend bilim adamlarının, kendi disiplinlerine itibar gösterilmesini beklemek yerine, bilimi cazip kılmak için daha çok çalışmak ve mücadele etmek durumunda kalmaları için neyi önermektedir?

A
Eğitim sisteminde büyünün de öğretilmesini
B
Bilim'in devlet tarafından itibarsızlaştırılmasını
C
Eski paradigmalara dönülmesini
D
Kasıtlı olarak yanlış bilgiler üretilmesini
E
Kamu alanındaki uygulamalarda bilimin terkedilmesini
18 numaralı soru için açıklama 
Feyerabend, bilimin doğasında özel bir şeyler bulunduğunu kabul etmez; bilimin sadece ona üstün yanlarını, sınırlarını incelemeden bağlanan kimseler için üstünlük taşıdığını söyler. Bu iddiasını temellendirmek amacıyla bir yandan bilimin başarılarına değer biçerken onu çok eski çağlarda efsaneyi yaratan atalarımızın başarısıyla kıyaslar, bir yandan da çağdaş bilimin doğuşunun Batılı boyların Batılı olmayan boyları baskı altına almasıyla aynı zamana rastlaması olgusuna işaret eder. Gerçekten de Feyerabend, bilimin değer ve statüsünün ancak ve ancak bilim ciddi rakiplerle karşı karşıya kaldığı zaman, eleştirel bir gözle değerlendirilebileceği kanaatindedir. Bu ise ona göre, yalnızca bilimi değil de efsane ve dini, sanatı, felsefeyi, hatta gizemciliği ve büyüyü öğreten bir eğitim sisteminin kurulmasıyla mümkün olabilir. Feyerabend, bu tür bir eğitim sisteminin, bireye, benimseyeceği ideolojiyi özgürce seçme imkânı sağlayacağını öne sürer. Öte yandan, bu durum, Feyerabend’e göre, bilimin de lehine olacaktır çünkü bilim adamları, kendi disiplinlerine itibar gösterilmesini beklemek yerine, bilimi cazip kılmak için daha çok çalışmak ve mücadele etmek durumunda kalacaklardır.
Soru 19

Aşağıdakilerden hangisi, Neopozitivist bilim görüşünü ortaya koyan bilim adamı ve filozofların oluşturduğu topluluğa verilen bir başka addır?

A
Viyana Çevresi
B
Paris Çevresi
C
Berlin Çevresi
D
Brüksel Çevresi
E
Oslo Çevresi
19 numaralı soru için açıklama 
Mantıkçı pozitivist düşünürler, tüm toplantı ve çalışmalarını Viyana’da yaptılar. Neopozitivist bilim görüşünü ortaya koyan bilim adamı ve filozofların oluşturduğu topluluğa, bu yüzden “Viyana Çevresi” adı verilir.
Soru 20

Aşağıdakilerden hangisi, bilimsel çalışmaların sonuçlarının kesin olmayışı; geçmişte doğru kabul edilen bilimsel bir görüş ya da yasanın, bir gün yerini başka bir görüş ya da yasaya bırakabilmesi, hatta reddedilmesi dolayısıyla, bilimin hangi özelliğidir?

A
Değişebilme ve kendini yenileyebilmesi
B
Sistemli ve tutarlı olması
C
Akla ve mantığa dayanması
D
Hayatı kolaylaştırması
E
Teori ve yasalara ulaşması
20 numaralı soru için açıklama 
Modern fiziğin kendisiyle onun ayrılmaz bir parçasını oluşturan kuramlar on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından başlayarak alternatif kuramlarla revize edilmişlerdir. Nitekim bu yüzyılda Newton fiziğinin kendisine dayandığı Eukleides geometrisine alternatif olarak hiporbolik geometri ile eliptik geometri ortaya çıkmıştır. Aynı şekilde Newton fiziğinin temelinde bulunan evrensel nedensellik ilkesine karşı Werner Heisenberg, mutlak nedenselliğin atom altı düzeyde geçerli olmadığını ortaya koyan meşhur belirsizlik ilkesini geliştirmiştir. Yine Newton fiziğinin bir parçasını oluşturan ısıyla ışık teorisi, Max Planck’ın kuantum kuramı üzerinden değişime uğrarken, söz konusu fiziğin kendisi de Einstein’ın rölativite fiziği tarafından revize edilmiştir.
SONUÇLAR
20 tamamladınız.
Liste
Geri dön
Tamamlananlar işaretlendi.
12345
678910
1112131415
1617181920
Son
Geri dön
1 Yıldız2 Yıldız3 Yıldız4 Yıldız5 Yıldız (1 Kişi oy verdi, 5 üzerinden ortalama puan: 3,00. Bu yazıya oy vermek ister misiniz?)
Loading...
0
Would love your thoughts, please comment.x